İBRAHİM GÖÇMEN

İBRAHİM GÖÇMEN

[email protected]

Her gün artan baskıya, zulüm ve ötekileştirmeye karşın… Durmak yok yola devam

24 Temmuz 2017 - 17:16

Gerçekten bu gün artan her türlü baskıya zulüme haksızlıklara adaletsizliklere rağmen yine dışlanarak ötekileştirilmelere rağmen halkın içerden ve yürekten gelen demokratik hakların kazanımı olarak ta görülen hareketin enerjisi ile birlikte direnç ve direnme potansiyeli de yavaş yavaş yükselmektedir.

Öyle ki  ‘Bu böyle devam edemez, etmemeli, itirazım var’ diyenler, AKP iktidarının yarattığı tüm adaletsizlik ve eşitsizliklerden mağdur olanlar sınıfına CHP üst yönetimi bile artık tahammül edemedi ki 450 km yol yürüyerek bu ülkede olmayan adaletin tekrar olması için yoğun çaba sarf etti.

CHP Genel başkanı Kılıçdaroğlu beklenmedik bir refleksle hareket ederek çok büyük bir hamle ile demokrasiye ve adalete geçiş eylemi gerçekleştirdi. Ülkenin hal ve düzenini daha doğrusu düzensizliğini hukuksuz uygulamalarını Dünyaya bu yürüyüşle anlattı ve mesajlar yerini buldu.

O nedenle 70 yaşında bir adam bunu yapmışsa bu ülkenin gençleri yaşlıları erkekleri kadınları gençleri haydi haydi yapar.

Şimdi diyoruz ki

AKP nin  ‘Tek tip” insan yaratma çabalarına ve dayatmalarına karşı çoğulcu, farklılıkların eşit beraberliğine dayalı bir toplumsal yaşam hedefine sahip olanlar bu hedefe koşmak isteyen tüm demokratlar yurt severler ülkesini bayrağını sevenler artık demokrasi yolunda ve bu talepler doğrultusunda durmak yok yola devam

Bizler hepimiz ülkemizin çok büyük bölümünü temsil eden halklarımız hep birlikte Toplumsal adaleti herkes için her kesim için hedefleyen ortak bir demokrasi mücadelesi bizleri umutla geleceğe cumhuriyetin temel ilkelerine laik demokratik çağdaş sosyal hukuk devleti anlayışına parlementer sistemine taşıyacaktır. Onun için demokratik mücadelede durmak yok yola devam

Bizler Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları ve halkları olarak bu konularda tecrübeli ve inançlıyız ilkeli ve kararlı duruşlarımızı tüm Dünya bilmektedir. O nedenle Mücadele cesaretimiz, gerçekleri ortaya koyma azmimiz ortak ve eşit geleceği inşa edecektir.

Son on beş yıllık AKP iktidarları sürecinde yaşadığımız yaşatıldığımız baskı ve zulümlere karşı yeni bir sistemle demokratik anlayışla Yaşamımızı inşa edecek olan radikal demokrasi mücadelemiz; yalnızca var olan baskıcı rejimi bertaraf etmenin değil, aynı zamanda yüzyılın hayali olan demokratik cumhuriyetin inşasının da bir adımı olacaktır.

O nedenle;

Katılımcı ve çoğulcu demokrasi anlayışımızla; Her türlü etnik, dinsel ve cinsel farklı kimliğin birbirlerini tanımasını içeren bir müzakereci demokrasi düşüncemizle,  Yoksulluk, gelir eşitsizliği, işsizlik, bölgesel eşitsizlik ve sömürüye karşı mücadeleyi içeren eşitlikçi demokrasi anlayışımızla toplumun tüm kesimlerini iktidarın çok yönlü saldırılarına dur demeye ve acil demokratik talepler etrafında toplanmaya mücadeleye devam edebilelim durmak yok yola devam diyelim

Bir ülkede demokratik siyaset yok ediliyorsa demokratik siyaset üzerindeki baskılara, cezalar yoluyla siyasetçilerin tasfiye edilmesine,hapislere atılıyorsa, belediye başkanlarının tutuklanarak rehin tutulmalarına müsaade ediliyor ya da destekleniyorsa burada adaletten hak tan hukuktan söz edilmez edemeyiz

Bu ülkede legal olarak kurulmuş ve en son seçimde 6 milyon oy almış bir parti ve onun seçmenin yan oy veren halk iradesi yok sayılıyorsa bununla birlikte İktidarı eleştirenlerin ve muhalif düşünenlerin düşman, hain veya terörist olarak ilan edilebiliniyorsa orada adaletten bahsedemeyiz. Haktan hukuktan hiç bahsedemeyiz. Bu nedenle baskı ve zulme karşı demokratik tepkilerde durmak yok yola devam..

Bir ülkede daha doğrusu demokratik demokrasi ile yönetilen ülkelerde Evrensel insan hak ve özgürlüklerinden vazgeçilemez vazgeçilmez ve koşulsuz uygulamalar vardır.

Bizim ülkemizde özellikle 15 Temmuz şerefsiz kalkışmasından sonra hayata geçirilen 20 temmuz da ki OHAL ilan edilerek KHK lar la uygulamalara başlanılarak Örgütlenme, düşünce ve ifade özgürlüğü üzerinde yoğunlaşan baskılara ve sansüre, Toplantı ve gösteri yürüyüşü özgürlüğünün kullanılmasını engelleyen keyfi uygulamalara son demek için demokrasi mücadelesinde durmak yok yola devam
 Hukukun üstünlüğü ve evrensel demokratik hukuk ilkeleri çiğnenemez ilkesi artık bu ülkede yok hükmünde kalmıştır. Çünkü Her türlü denetimden uzak OHAL ve KHK Rejimi ile bunlar yok edilmiş ülkemizde tam bir baskı ve zulüm rejimi yerleştirilmiştir.
Bu baskı ve zulüm rejimi bir yıldır devam eden ve geçen günlerde tekrar üç ay daha uzatılarak hayata geçirilen OHAL ve KHK’lerle yapılan anti demokratik uygulamalar sınırsız devam etmektedir

Bir yıldır FETÖ soruşturması denilerek Fetö ile hiç ilgisi alakası olmayan özellikle Kürt kökenli kamu görevlileri veya emekten yana olan KESK üyeleri başta olmak üzere ihraçlara, soruşturmalara yine fetö ile gerçekten hiç ilgisi olmayan tam tersi yaşamları boyunca her türlü cemaat ve gericiliğe karşı mücadele veren dernek, vakıf ve kitle örgütlerinin kapatılmasına, Radyo, tv, gazete, dergi, dijital ve sosyal medya araçlarının kapatılmasına, gazetecilerin tutuklanmasına, kararlar verilmiştir.

Uluslararası demokratik sözleşmelere uymayan yargı sistemine ve iktidarın emriyle yapılan yargılamalara uygulamalara dur demek için durmak yok yola devam diyorum

Bu ülkede baskı ve zulüme son verilerek halkların kardeşliğini sağlamak ve barışı tüm kurum ve kuralları ile yerleştirmek için, Tekçi anlayışla farklı kültür, kimlik, inanç ve anadillere sahip olanların düşman ilan edilmesine karşı durmak için ve kardeşkanının akmaması için halkların dinlerin inançların mezheplerin kardeşliği için Barıştan vazgeçilemez. Barışın bu ülkede ilelebet sağlanması için durmak yok demokratik mücadeleye devam

Geleceğimizi teslim edeceğimiz Gençlerin çocuklarımızın torunlarımızın bugününü ve geleceğini düşünüyorsak ve geleceğimizi çağdaş demokrat Cumhuriyetten ve barıştan yana bir gençlik nesile teslim etmek istiyorsak ki tek amacımız bu olmalı o zaman durmak yok faşizme ve her türlü baskı ve zulüme karşı durmak yok demokratik eylemselliğe yola devam

Gençlerin her geçen gün daha fazla işsizliğe mahkûm edilmesine, geleceğe olan inançlarının yok edilmesine karşı durmak onların çağdaş ve barış dolu adaletli bir dünyada yaşamasını sağlamak için durmak yok yola devam
Gençlik ve kadınlar bu ülkenin asıl temel taşlarıdır. Kadınları bir meta gibi görmemeli onlara insan olmanın da üstünde değerler vermeliyiz.

Her ne kadar bugünkü Ortadoğu ve Arap anlayışı kadını küçümsüyor ve cinsel bir araç gibi görüyor olsa da;  bu düşüncede olanların orta doğuda kadın esir pazarları kurarak kadınları kızları satıyor olsalar da,

Biz, Kadınların sosyal, siyasal ve çalışma yaşamından dışlanmasına Kimliğine, bedenine, yaşam ve giyimine yapılan saldırılara, kadın katliamlarına Kadın emeğinin sömürülmesine dur demek için onlara gereken saygının gösterilmesi için demokratik demokrasi mücadelesinde durmak yok yola devam. Bu ülkede kadınların kazanımları demokratik hakları yok edilemez edilmemelidir

16 Nisanda ülkemiz bir sözde anayasa maddelerinin bir kısmını referanduma götürdüler.

Evet, bu ülkede yeni ve demokratik sivil bir anayasaya ya da toplumsal sözleşmeye çok ciddi anlamda ihtiyaç vardır.

En kısa zamanda tüm katmanların (sivil toplum örgütleri, ilgili birimler anayasa uzmanları siyasiler)  katılarak sivil demokratik çağdaş bir anayasa yapılması gerekirken ne yazık ki esas olarak kendilerine lazım olan tek adamlık ve diktatörlük içeren maddelerle birlikte 16 maddeyi referanduma sundular. Ancak ülkemizin 55 milyon seçmeninin bana göre %55 i HAYIR derken sağ olsun YSK bunu %51. Diye ilan etti.

Tabii bu durum esas olarak doğru tespit değildi o nedenle de meşru bir sonuç olarak toplumu tatmin etmedi ama iktidar aldı kabul etti çünkü bu kendisinin talebi doğrultusunda yapılan bir tespitti. Yani o referandum şaibeli ve büyük bir kitle tarafında meşru olarak kabul görmedi görmüyor.

Türkiye’nin çok ivedi olarak Anayasal eşit yurttaşlığa dayanan demokratik, eşitlikçi, sosyal, kadın özgürlükçü, laik, ekolojist, çoğulcu bir anayasa ya ihtiyacı var.

 işte böyle bir anayasa yapmak yapabilmek için bir araya gelmeliyiz kenetlenmeliyiz bir ve beraber olmalıyız ve hep beraber baskılara karşı zulüme karşı dimdik ayakta ilkeli ve kararlı bir duruş sergilemeliyiz göstermeliyiz.

Ülkesini bayrağını seven tüm insanların halkların ve inançların bir ve beraberce yaşayacağı herkesin birbirine saygı duyacağı eşit yurttaşlık ilkesi etrafında tüm halkımızı tüm vatandaşlarımızı

Ülkemiz için

Ay yıldızlı bayrağımız için

Demokrasi için

Cumhuriyet için

 İnsan hakları için

Demokratik laik çağdaş sosyal hukuk devleti olması gereken TÜRKİYE için

 Herkesi ama herkesi hiç bir siyasi ayırım yapmaksızın sadece ve sadece demokratik bir rejimde ortak ve kardeşçe barış içerisinde yaşamak için ortak paydada birleşerek mücadele edelim durmayalım, bu sistemi bu gerici anlayışı düzeni dinci faşist yapılanmayı birlikte değiştirelim! Durmak yok yola devam

 

YORUMLAR

  • 0 Yorum