9 Ekim’de Cumhurbaşkanımız Sn. Erdoğan’ın Twitter hesabından yaptığı, "Türk Silahlı Kuvvetleri'miz Suriye Milli Ordusu'yla birlikte Suriye'nin kuzeyinde PKK/YPG ve DEAŞ terör örgütlerine karşı Barış Pınarı Harekatı'nı başlatmıştır. Amacımız, güney sınırımızda oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu yok etmek ve bölgeye barış ve huzuru getirmektir" açıklaması ile beklenen harekât başladı. Allah kahraman ordumuza en kısa zamanda zaferle dönmeyi nasip etsin. Dualarımız Mehmetçik’imizle.
Neredeyse açıklamanın yapıldığı aynı saatlerde, “Savaşa Hayır” çığlıkları atılmaya başlandı. Günlerdir sosyal medyada yaygara koparıyorlar. Haklı savaş şereftir. Bizim karşımızda ise kahpe, şerefsiz katil sürüsü var.
Dün, “Bu meydan kanlı meydan” diye halay çeken eli kanlı HDP genel merkezi ve benzer yancı hesaplardan bugün “siviller katlediliyor, savaşa hayır” tweetleri atılıyor.
“Gençlerimize yazık, savaş barış getirmez” diyorlar sinsice. Keşke savaşlar yeryüzünden silinse. Ama olmuyor. Acayip; ne zaman temizlik operasyonu, o zaman "savaşa hayır" çığlıkları.
Kaldı ki bu savaş değil zaten. Savaş devletler arasında olur; bunun adı operasyon. Türkiye’yi parçalamak isteyen, 35 yıldır enerjimizi emen, Türk’le Kürt’ü düşman etmek isteyen, yıkıcılık-bölücülük-bozgunculuk, uyuşturucu-insan ticareti yapan, ülkemize 1,1 trilyon dolara mal olan, yakıp-yıkan şerefsiz YPG/PKK terör örgütüne karşı yapılan bir operasyon. Barış Pınarı Harekatı, Güney’den Türkiye’nin kuşatılmasını, terör yoluyla 100 yıllık bir “Türk-Kürt” çatışma projesini önlemek ve sınırlarımızı temizlemek için yapılıyor. Daha dün 9 aylık bir bebeği ve 11 yaşında bir çocuğu katlettiler attıkları roketle katletti bu adiler.
Sadece onlar mı? 11 aylık Bedirhan, 1 yaşındaki Ecrin, , 2 yaşındaki Umut, 3 yaşındaki Havin, Ceylin Naz ve Nurullah, 4 yaşındaki Sultan, 5 yaşındaki Viyan, Fatih, Taha, S. Efe, H. Utku ve Mevlüde İrem, 9 yaşındaki Tahsin ve Elif, 4 yaşındaki Aleyna, 12 yaşındaki Şeyma, 16 yaşındaki Yasin ve İbrahim, 9 yaşındaki Hasan, 8 yaşındaki Oğuz Kaan, 11 yaşındaki Ahmet, 13 yaşındaki Fırat ve Murat, 15 yaşındaki Eray ve Eren, 17 yaşındaki Serap ve Eren.
Cennet kuzularının sadece bir kısmı bu isimler. Onlara yazık değil mi? Onların sadece tebessümünü değil hayatlarını çaldı PKK/YPG kahpeleri!.. "Susamam" diyenler ise halâ sessiz.
Bu arada operasyonun başlamasının üzerinden henüz 4 saat geçmişken, sinsi algı operasyonları başladı, yine aynı saatlerde medyaya yalanlar düşmeye başladı.
Kimilerinin içi yandı. En çok da kafaları karıştı. Operasyonun Erdoğan’ın milliyetçilik bayrağıyla, siyasi sıkışmışlığını, ekonomik krizi, muhalefet cephesini dağıtma çabası olduğunu, saraya asker yazılmanın tüm hızıyla sürdüğünü hatta Fırat’ın doğusuna TOKİ projesi için girildiğini söyleyebilecek kadar dengesi bozulanları gördük.
Her operasyon sırasında olduğu gibi “Siviller öldürülüyor” yalanı da devam ediyor. İçinde yiğit Kürt evlatlarının da bulunduğu şerefli Türk Ordusu, masum insanlara, kadınlara, çocuklara zarar vermez. Asla da vermedi. Üniformasındaki Türk Bayrağı çocukların ve tüm mazlumların sevincidir.
Türk ordusu gücünü hoyratça kullanmıyor, sivil hassasiyet gösteriyor, yakıp yıkmıyor. Zeytin Dalı Operasyonu sırasında Cumhurbaşkanı Erdoğan ne demişti?
“Eğer biz sahip olduğumuz gücü hoyratça kullanmaya kalksak bu operasyon birkaç günlük iştir. Ancak biz Afrin'i işgale gitmiyoruz!
Askerimiz Fırat Kalkanı'nda da Zeytindalı harekatlarında da tek bir sivile bile en ufak zarar vermedi. Ordumuz dünyanın en namuslu, en ahlâklı, en merhametli ordusudur.
PKK terör örgütü yandaşlarının sosyal medyadaki manipülasyon girişimleri hızla sürüyor. Çeşitli zamanlarda internete düşmüş, bombalama ve yaralanmış insan fotoğrafları yerli ve yabancı medyada günlerdir Barış Pınarı operasyonuna ait görüntüler gibi servis ediliyor. Balık hafızalı değiliz biz. Gezi olaylarından bu yana yapılan algı operasyonlarına kanmıyor halkımız. Artık oyunu görüyor, oyunu bozuyoruz!
PKK 40 yıldır Türk ve Kürt kadın, çocuk, bebek binlerce masum insanımızı katletti. Coğrafyamıza barış- Allah’ın izniyle-askerimizin Barış Pınarı Harekatı ile gelecek. Hangi görüşten olursak olalım, tarihî bağlarımızı, kardeşliğimizi, millî birliğimizi bozmak isteyenlere karşı artık tarafımızı netleştirelim. Bundan böyle ya terörist PKK/YPG’nin tarafındayız ya da terörle mücadele eden Türkiye'nin.
Allah esirgesin, batacak olsa gemiyi ilk terk edecek karakterdeki hainler, ellerini ovuşturarak umutla geminin batmasını bekliyorlar. Tükensin hem umutlarınız hem siz! Allah sizi ıslah etmeyecekse;
"Kin ve öfkenizle ölün." (Al-i İmran Suresi, 119)
Allah kahraman ordumuzun, devletimizin, milletimizin yardımcısı olsun. Yardımı yakın olsun.
YORUMLAR