"Başkan olsan ne yazar olmasan ne .."

Gazeteci Ali Aladağ:" Malatya Gazeteciler Cemiyeti’ni kurduğumuz gün…İlk gün ki gibi aklımda…Bir elin parmaklarını dolduramayacak kadar arkadaşımızla çıktığımız ve kutsal saydığımız yol…"

Mesleğin Onuru…Gururu…O günden bu güne…Ve gelinen nokta…

Yıllarca klasik gazetecilik ilkelerini hayatının dibine kadar savunmuş birisiyim…1978’li yıllardan bu güne çeşitli illerde, gazetelerde, ajanslarda televizyonlarda görev yaptım…Kanal 6 Televizyonun haber müdürlüğü de bunların içerisinde…Cemiyeti birlikte kurduğum ve “Baba Haydar” diye hitap ettiğim Haydar Karaduman Malatya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı, ben Ali Aladağ Malatya Gazeteciler Cemiyeti 2’nci Başkanı…

Ne günlerde…Ne günlere…

Nereden-Nereye

Gazeteciler Cemiyetinde gazeteciler vardı…Mesleğin onuru diyenler vardı…Meslek hayatım boyunca ilkem  vardı…Gazetecilik ilkeleri ne kadar açık ve net olursa olsun, “insanlıktan” kopamaz...

İnsanlığın kutsal değerlerinden ayrılıp, “ben gazeteciyim yapacak bir şeyim yok” hiç diyemez…Gazeteciyim ama önce insanım…

Saygım insana…

Gazetecilik “en kutsal değerin insan yaşamı” olduğu bir evrensel gerçekliğin karşısına, vurdumduymaz bir gerçeklikle “Ben gazeteciyim... Yapacak bir şeyim yok..” diye dikilemez...

Öyle ya…İnsanın olmadığı yerde gazetecilik de olmaz...Gazetecilik mesleği de sürmez…

Yıllardır ilkem…Doğru haber sansür edilmez...Birileri istiyor diye habere bakış değişmez...Gazeteciliğin temel ilkelerinden asla sapılmaz...Hep derim…Gazetecilikten taviz veren bir tutumun açılması, yol olur mesleği de yok eder...Ayak altı eder…oldu…

Dün gece…Gazeteciler Cemiyetinin kuruluş yıldönümü ve ödül töreni vardı…

Gazeteciler Cemiyetini kuranlardan birisi olarak yönetiminde yer alan olarak bendende saklanarak düzenlenen geceye gittim…Kısa bir süre sonra ayrıldım…

Gazeteci etiği…ile bazı gördüklerim uyuşmuyordu …Ondan salondan ayrıldım…

Ve ödüller verilmiş…Gazeteci diye ödül verilenleri duyunca güldüm ve “Vah” dedim…Gelinen nokta…

Gazetecilikle uzakta yakında alakası olmayan, bir haber yaz desen aval aval bakacak…Bilmezsin ne kuruluşunda görev yapan veya emekli olmuşlara gazeteci diye ödül verilmesi mesleğin etiğine de aykırı ve o ödül alanlara da bir hakaret…

5N,1K ne desen?...
Vıy…
Mıy…

Edeceklere tek sözüm…Bırakın gidin kendi mesleğinizi yapın…

Ve…o gecede Milliyetçi Hareket Partisi Malatya Milletvekili yıllarca hep yanımızda olan “Gazeteciliğe” ve “Gazetecilere” büyük hürmet sunan Mehmet Fendoğlu’nun salonda ayrılması…

Gazeteciler Cemiyeti’nin Kuruluş Yıldönümü gecesi…Orası Evimizdi…Evimize gelen misafirimiz Mehmet Fendoğlu’nun ayrılışı…beni yürekten yaraladı…Ben Gecenin başlaması ile birlikte salondan ayrıldım…

Ve…Haberlere konu oldu…

Nereden nereye…
İşte gelinen nokta…
Medya Etiği…
Gazeteciler Cemiyeti…

Gazetecilik insanlıktır...Ayrıştırmak değildir…Her noktaya eşit mesafe de olunmalıdır…Ah…Haydar Baba ah…

Ne günlere kaldık…
İlk gün heyecanı…

Gazeteciler Cemiyeti gecesi…Dağıtılan ödüller hazırlanan protokol  ve yaşananlar…

Dişlinin bir yerinde aksama var…Kim bu aksaklığa neden oluyorsa…Çekilsin kenara…Ki…Gazeteciler Cemiyeti daim var ola…

Bu gidişle Gazeteciler Cemiyeti  yara almaya devam eder…

Gazeteciler cemiyetinin kuruluş günü…O gün ki  heyecan ve bu gün ki duygum…

O gün dik duruş…
Yiğit bakış..
Emeğe saygı…
Ve…Mesleğin kutsallığı…

Bugün ben kuruluşunu yaptığım Gazeteciler Cemiyetini eleştiriyorum…Özeleştiri…Yiğit adam bunu yapar…Eleştiri olmadan da kimse kusura bakmasın başarı olmaz…

Özeleştiri…Eleştiri olmayan yerde…Kimse başarı beklemesin…Ben gazeteciyim…Doğru bildiğimi söylerim…

Ve…
Dün o geceden sonra bir çok haber yer aldı…Sosyal medyada neler yazılıyor-neler…
Gazeteciler Cemiyeti adına bir şey yapılacaksa…Yönetimde yer alanların hepsi toplanır ve ortak karar alınırdı…

Ben dahil bir çok yönetimde yer alanların gecede son dakikada haberlerinin olması ve gecede yaşananlar sonrasında medyada yer alan haberler…Sosyal medyada söylenen sözler…

Olmaması gerekenlerdi..
Malatya’da gündemi belirleyen…24 saat  haber yazan meslektaşlarımız dururken bilmem kimlere dağıtılan ödüller ve yaşanan protokol krizi…

Buna katkıda bulunanlar mutlumusunuz…
Şimdi…

Ne anlamı kaldı…30’ncu kuruluş yıldönümünün…Cemiyetin başkanı olsanız ne yazar, yöneticisi olsanız ne yazar…

Hele durun  bu mesleğin ustaları-duayenleri var…Herkes kendisine çeki düzen versin…Öz eleştirisini yapsın…Şapkasını önüne koysun ve düşünsün…”Ben nerede hata yaptım” diye…

Özleştiri olmadan doğruyu bulamayız ve hedefe varamayız…

MHP Milletvekili Mehmet Fendoğlu…Malatya’nın öz evladı…Hamido’nun yadigarı…babası İbrahim Fendoğlu bu kentte belediye başkanlığı yapmış, Malatya’nın taşına toprağına hizmetleri dokunmuş bir aile…

Milletvekili Mehmet Fendoğlu, bir heyet halinde ziyaret edilmeli…Gönlü alınmalı…

ALİ ALADAĞ - ORTAK YAYIN